Kalbim Sende Kaldı - Judith McNaught | Kitap Yorumu


Yazar Adı: Judith McNaught
Kitap Adı: Kalbim Sende Kaldı
Özgün Adı:  Double Standards
Seri Sıralaması: *
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Yayın Yılı: 2010
Sayfa Sayısı: 304
Kitaba Puanım: 5/5
Judith McNaught, kendi hakkında söylenen övgü dolu sözleri sonuna kadar hak eden bir yazar. Öyle methiyeler dizmeme de gerek yok bence, çünkü zaten ne denli güçlü bir anlatıma şahsına münhasır bir kaleme sahip olduğu örnek alınarak yazılmasından belli diye düşünüyorum. Zaten sevenleri tarafından defalarca kez okunan kitaplardır, her ne kadar canım Epsilon Yayınevi yazarın telif haklarını elinde bulunduruyor olsa da baskı yenilemesi yapmayıp yeni okuyacak okurları bu kalemden ve tattan mahrum bırakabiliyor.
Taşımı da attığıma göre yoruma devam edebilirim.
Gel gelelim kitaba. Başta her şey gerçek anlamda çok güzeldi. Kızımız iş bulma umuduyla kasıntı akrabalarına gidiyor, iş buluyor ve seviniyor. Çünkü artık evine para yollayabilecek ve babasına yük olmaktan çıkacak. Hayaller böyle, evdeki hesap da böyle, iş çarşıya çıkınca durumun şekil değiştirmesi. Çok detaya girip kitabın tadını kaçıracak değilim. İpucu yok, asla yok 🤣🤣

Lauren ile Nick'in karşılaşmaları, aralarında geçen sohbetler, birbirlerine takılmaları öyle güzeldi kiii nasıl desem.. Hani çok sevdiğiniz bitter çikolatanın ambalajını açıp kokusunu içine çekerek yemeye başlamak vardır ya... Ahaa işte aynen bu kitap onun gibiydi! Ağzınızda bıraktığı tat enfes bir tat.. Keşke erken bitmese, her okuyuşta birkaç sayfa artsa mucize olsa demekten kendinizi alamazsınız. Bir gün gibi kısa bir sürede bitirilebilecek, bittiğinde de neden bitti dedirtebilecek bir kitap, Kalbim Sende Kaldı.
Nick karakteri başlı başına bambaşka bir hikaye. Her insanın yaşadığı hayat kendine göre zordur ve hamur misali insani yoğuran kimi zaman yumuşatıp kimi zaman da kati hale getiren de hayattır. Nick tam manasıyla ikili ilişkilerde pamuk ipliğine bağladığı güveni kaybetmeye yaklaştığında son derece katı bir adam olabiliyor. Ki haklı sebepleri de yok değil. Düşünün, babanızı kaybetmişsiniz üzerine de anneniz sizi terk etmiş, hayat zaten zor güvenin kırıntısı yok, kendinizi korumaya alıyorsunuz ve zor zar bağ kurup güvenecekken tersi durumla karşılaşıyorsunuz. Katı olmayacaksınız de ne olacak, nasıl ayakta kalacaksınız ki, değil mi ama...
Bir de her okuduğum kitapta ille de kitap içindeki ailelere değinmekteyim ya, bu kitapta da bir kere daha değinmek isterim. Ailenin önemi bambaşka bir olgu. Her şeyin başlangıcı aile, her duyguyu ilk olarak ailede öğrenir insan. Eğer ki o kadın bırakıp gitmeseydi, terk etmemiş olsaydı, Nick duygusuz bir adam olmazdı. Tabi her olumsuzluğu kendi hayatımızda olumlu hâle getirmek, kendi elimizde. Nick de öyle yaptı. Annesinin ardından güçlü olmak için çok çalışıp  başarılı bir iş adamı oldu. Onca çektiklerine rağmen kendinden emin, ayakları yere sağlam basan bir adam haline geldi.


Nick'in işini baltalmaya çalışan dahili ve harici düşmanları kızımızı bir şekilde ikna etmeye çalışacak ve hikaye de orada başlayacaktır. Kader ağlarını örerken ikilimizi neler beklemektedir. Kitapta böyle eridiğim bir sahne var, Nick ile karşılaşmaları Sindirella masalına atıfta bulunmaları, yakışıklı prensin yaptığı gibi  kızımıza ayakkabisını giydirmesi, allah'ım dedim, sen biliyorsun içimi 🙈🙈
Kitap gerek konusu gerek karakterleri gerek anlatımı kısacası her şeyiyile mükemmeldi. Aşk varsa hayatta sayfanın sonunda ille de karakterleri bulurdu. Diyerek yorumuma son veriyor sıradaki kitabıma geçiyorum. Yazarı ve kitapları şiddetle öneririm. Elinize geçerse mutlaka bir şans verip okuyun.

Gece Fısıltıları, Cennet, Kusursuz, Mutluluk, Sen Gelmeden Önce, Aldığım Her Nefeste, Düşler Krallığı, Sonsuza Kadar, Seni Beklerken, İçinde Aşk Saklı, Sana İhtiyacım Var adlı kitaplarıyla okurlarının beğenisini kazanan Judith McNaught'tan...

Yüreğinin Kraliçesinin Beklenen Romanı Gönlünüzü Fethedecek Kaderi Olan Adamı Bulduğuna İnanan Bir Kadın... Saf Mutluluğun Acı Gerçekler Karşısında Boyun Eğdiğini Bilen Bir Adam... Tutku Uçurumunun Geri Dönüşü Olmayan Derinliklerine Sürüklenen Duıygu Yüklü Bir Aşk Hikayesi...

Global Endüstri'nin yakışıklı genel müdürü Nick Sinclair işini nasıl idare ediyorsa kadınları da aynı şekilde idare ediyordur... Büyüleyerek, meydan okuyarak ve acımasızca kendisine hâkim olarak. Her şeyin en iyisine alışık bir adam olan Nick, Lauren Danner'ı işe aldığında bu mağrur güzelin kendisi için sıradan, yeni bir zafer olacağını düşünür. Fakat Lauren'ın parlak zekâsı ve nadir rastlanan azmi gözlerini kamaştırır, dahası kendisine karşı koymada ustalıkla yol alan bu cezbedici güzele âşık olur.

Ama Lauren'ın bir yalan üstüne kuruludur ve bu oyun her geçen dakika daha da tehlikeli bir hal almaktadır. Sırrı, Nick'in ona olan hassas güvenini ve o ana dek tanıdığı en güçlü adamla gelecekte birlikte olma umudunu tamamen yok edecek midir?

0 comments:

Yorum Gönder