Bir Kimya Meselesi - Bonnie Garmus | Kitap Yorumu


Özgün Adı : Lessons in Chemistry
Kitap Adı : Bir Kimya Meselesi
Yazar Adı : Bonnie Garmus
Seri Bilgisi : ☆
Çevirmeni : Filiz Sarıalioğlu
Sayfa Sayısı : 416
Yayınevi : Altın Kitaplar
Baskı Yılı : 2023
Kitaba Puanım : 5/5
Kimyager Elizabeth Zott’ı anlatmak için pek çok sıfat kullanılabilir ama “ortalama” bunlardan biri değil. Aslında o, hiçbir kadının ortalama olmadığını söyleme cesareti gösterenlerden biri. Üstelik bunu, 1960’larda bir araştırma enstitüsünde, tamamı erkeklerden oluşan ve eşitlik konusunda pek de bilimsel davranmayan bir ekiple çalışırken söylüyor. Ona itiraz etmeyen tek istisnaysa yalnız, zeki, kindarlığıyla ve Nobel adaylığıyla ünlü Calvin Evans. Calvin, Elizabeth’in her şeyine ama en çok da zekâsına âşık olmak üzere. Yani gerçek kimya sonuçlarını vermeye başlıyor. Ama bilimde olduğu gibi hayatta da bazen asla tahmin edemeyeceğimiz şeyler olur. Böylece Elizabeth birkaç yıl sonra kendini bekâr bir anne ve televizyonda yayınlanan bir yemek programının isteksiz sunucusu olarak buluyor. Elizabeth’in seyircilerine bir çorba kaşığı asetik asit ile bir tutam sodyum klorürü karıştırmalarını önerdiği bu program büyük ses getiriyor. Ancak elbette Elizabeth herkesi mutlu edemiyor. Çünkü o, kadınlara sadece yemek yapmayı değil, statükoyu değiştirmek için ne yapmaları gerektiğini de öğretiyor. Gülmekten kırıp geçiren mizahı, gözlem gücü ve göz kamaş- tırıcı karakterleriyle Bir Kimya Meselesi, en az başkahramanı Elizabeth Zott kadar kendine has ve capcanlı.
(Tanıtım Bülteninden)
Bu zamana kadar okuyacağımız belki de en sıra dışı olan kitaptı Bir Kimya Meselesi. Dönemine göre kendi varlığını kabul ettiren başarılarını herkese gösteren bir kadın karakter var.

60'lı yılların başları ve alanında iyi olan kimyager Elizabeth Zott'un hikayesine konuk oluyoruz. Hastings Araştırma Enstitüsü'de olması büyük kargaşaya sebep oluyor. Kargaşanın en büyük nedeni kadın kadın bir kimyager olması. Çünkü o döneme göre kadının yeri iş alanı değil evi kocasının yani çocuklarının başında durması, aksi mümkün değil diye düşünürler. Tabu çünkü bu ama Elizabeth tüm yargıları yerle bir ederken tabuları da yıkıyor.

Tabi ki başarı karşılıksız kalmıyor, kadınlar tarafından da kabul görmesi bir süre zorlu oluyor, keza erkeklerin de bakış açılarının değişmesi de epey zaman alıyor. Bir de  Calvin Evans var. O da oldukça başarılı bilim insanı, parlak bir Noble ödülü adayı kendisi. Onu da pek kimse sevmiyor. Çünkü başarı asla karşılıksız kalmıyor. Tabi onların umurunda mı? Hayır. Ne Calvin ne de Elizabeth, onlardan kimsenin hoşlanmasını umursamıyor, sadece işlerini hakkını vererek yapmak için yalnız bırakılmak istiyorlar. İkiliyi merak ettiniz mi? Ediniz bence, çünkü acayip kendilerine bağlayıp keyifli zaman geçirtiyorlar. Sonrasını merak ettiyseniz kitabı edinerek okumanız gerekmekte ve bence daha fazla zaman kaybetmeden okuyun derim.

Kitapta en sevdiğim karakterler 
Altı buçuk ve Mad idi. Köpek çok tatlıydı ve  çocuk... Farkındalığı yüksek ve zeki, sanırım böyle veletleri okumayı seviyorum. Yani bilmiş uslu puslu veletler cağnimler diyebilirim. Elizabeth ise başlarda anlamam ve ısınmam zaman aldı ama tanıdıkça ve fikirlerini anladıkça takdir ettim, sonundaysa kendisini çok sevdim. Hayatın hiçbir zaman adil olmadığını ve belki de olamayacağını göstermiş yazar. Hani bir laf vardır ya hayat biz planlar yaparken başımıza gelendir diye, tam olarak öyle.

Kitabı okumanızı isterim, eğleneceğiniz keyifli zaman geçireceğiniz ve seveceğiniz bir kitap. Şimdiden keyifle okuyun, sevgilerle. 🖤

0 comments:

Yorum Gönder