Julie Garwood - Fidye | Kitap Yorumu


Yazar Adı: Julie Garwood 
Kitap Adı: Fidye
Özgün Adı: Ransom
Seri Sıralaması: Highlands' Lairds  #2
Baskı Yılı: 2011
Sayfa Sayısı: 544
Yayınevi: Epsilon Yayınevi 
Kitaba Puanım: 5/5
"Senin zayıf noktan nedir, Brodick?"
"Sen."

Bakın abartısız söylüyorum bir şeyden haz etmiyor ve ille de olmaz asla olmaz diye diretmeyin sakın, o olmaz diye kararla söylediğiniz ne varsa o olurken kendinizi bulmanız an meselasi. Brodick için de geçerli, İngilizlerden zerrece haz etmeyen beyimiz görür görmez gönlünü İngiliz bir leydiye kaptırdı ki, tam seyirlik. Highlanders' Laird serisi Sır ile başlayıp Fidye ile devam ederken, ilk kitaptan gözümüze çarpan iki cengaver yiğit yakışıklı korkusuz savaşçı Allah'ım böylesi bize de nasip et dedirten bey vardı. Heh, o ikiliyi tek kitapta harcayan (ne vardı Ramsey beycim için de uzun uzadıya şöyle 400 500 sayfalık kitap olaydı) canım yazar Julie Garwood'u esefle kınıyorum. (Bu cümlenin ing halini acil yazın bana, yazara trip atacağım!) En son bizim bitirim ikili çok sevdikleri dostlarının eşine benzer birini bulma umuduyla Ingiltere'ye gelin bulmaya gidip elleri boş dönmüşler! İşte aradıkları aşk hayat arkadaşlarını Ramsey burnunun ucunda bulurken, Brodick'e ise tıpış tıpış geldi. Şimdiye kadar olan gevezelikten anlaşılan şu, ben kitaba aşık oldum! Beni o zamanışınlayacak kimse yok mu?

Küçük bir kızken annesini kaybeder esas kızımız, yine gecenin bir yarısı uykusundan uyandırılan Gillian, babasının onu ve ablasını alel acele hazırlayıp güvendiği muhafızlar ile kaleden güvenle ayrılmasını sağlamaya çalışır. Henüz ne olduğunu anlamazken babası ablasına bir emaneti olur, zamanı gelince bunu asıl sahibine yani krala vermeyi öğütler. Sonra apar topar gizli geçit ile çıkışa gitmeye koyulurlar. Kale saldırıya uğramış ve babası evini ona bağlı olan insanları savunacaktır. Baskın zamansız olur ve kayıplar çoktur. Hikaye de böyle başlar. Yıllar geçer, akıllı ve güzel bir kadın olan Gillian büyümüştür. Ailesini dağıtan, babası hakkında asılsız iftiralar savurup adını kötüye çıkaran saf kötü acımasız Baron Alford'u alt etmek için yollar arıyordur. Hayat ona bir çıkış yolu sunar, hain bir iskoç ile iş birliği yapan baron yanlış bir çocuk kaçırmıştır ve bu işin sonu çetin bir mucadeleye çıkar.


İskoç beyleri Ramsey Sinclair ve Brodick Buchanan’ın yardımı sayesinde hem çocuğu güvenli olarak ailesine ulaştıracaktır hem de geçmişten kalan hesaplanmasında güçlü müttefikler ile eli yenilmez olacaktır. Tek hesava katmadığı aşk onu, terk edilmiş klisede yardım beklerken (gözümde canlandı sahne Allah'ım Allah'ım) bulacaktır.

Kitapta en çok güldüğüm detay çocuk karakter Alec'ti. Onun kim olduğunu kitabı bulur da okursunuz diye söylemeyeceğim. Öyle zıpır öyle zeki öyle sevimli bir hergele ki, onun olduğu sahnelerde gülmekten kitaba ara verdiğim de oldu. Hele ki Gillian'in ona Brodick'in görünüşü hakkında soru sorup, onun yanıltıcı cevapları ve bizim kızın hayal kırıklığına uğramasına kahkahalarla güldüm. Keşke kitabın sonlarına doğru da Alec'i görebilseydik, çok güzel olurdu. 

Onun haricinde en çok güldüğüm bir başka yer ise Brodick'in hilesi ile gerçekleşen evliliklerinde Gillian'ın hiçbir şeyden haberinin olmadığı, devamında gelen sahnelerde nişanlandıklarını düşünürken "hayır, nişanlanmadınız," karşılığını alıp bozulduğu hatta üzüldüğü sahneler çok güzeldi. Gillian'in gerçeği öğrendiğinde verdiği tepkisi ise durumu taçlandıran yerdi. O kadar keyif aldım ki kitaptan hani her şeyiyle çok çok iyiydi. Birbirlerini daha yeni yeni taniyorken güvenmeleri destek çıkmaları birbirini kollamaları öyle güzeldi ki açık ara bence serinin en en güzel kitabı diyenilirim. Tek hoşuma gitmeyen en başta dediğim gibi, Ramsey ve Bridgit'in hikayesinin kısa olmasıydı. Garwood'cuğum keşke onların aşkını başka bir kitapta daha uzun şekilde yazmış olsaydın.

Yorumuma kitapta en çok sevdiğim iki karakterle son vereyim, inanılmaz bir kitaptı. Şiddetle öneririm. 

"Amca, sen şeyi biliyor musun?"
Brodick Alec'e doğru döndü. "Hayır, neyi?"
"Ben boğulmadım."
Gillian, yakışıklı birer İskoç beyi olan Ramsey Sinclair ve Brodick Buchanan’ın yardımıyla geçmişini aydınlatabileceğini keşfeder. Genç kadın, bu iki İskoç beyinin cesaret ve kurnazlığı, yeni tanıştığı Bridgit’in de arkadaşlığı sayesinde, ailesini dağıtıp babasının adını kötüye çıkarmış olan vicdansız Baron Alford ile sıkı bir mücadeleye girişir.  

Fakat Sinclair ve Buchanan gibi iki güçlü savaşçıyı yanlarında bulan Gillian ve Bridgit, ihtirasın güçlü bir silah olabileceğini, tek bir ihanetin bile tüm güveni ortadan kaldırabileceğini ve en büyük riskin teslim olmak - özellikle de beklenmedik bir aşkın uyandırdığı güçlü hislere teslimiyet - olduğunu fark ederler.

“Harika... Fidye’de şüphe, tutku, özlem ve neşe bir arada.”
All About Romance

“Julie Garwood, aşk romanlarının en önemli ve tanınmış isimlerinden biri haline geldi.”
People
(Tanıtım Bülteninden)

☆☆☆

Highlanders' Laird Serisi;
#2 Fidye / Ransom
#3 Aşk Seni de Vurur / Shadow Music


0 comments:

Yorum Gönder